7 Kasım 2016 Pazartesi

Briç Psikolojisi

Oyuncu
oyundan önemlidir.
*****
YENİLGİ
Erdal ATABEK

Bilişsel değerlendirme yenilgiyi şöyle açıklar :
1. Bu durum yenilgidir, önceden bunu kabul etmek gerekir.
2. Yenilgi her şeyden önce benim yanlışlarımdan, eksiklerimden doğmuştur.
3. Rakiplerimi neden doğru değerlendiremediğimi anlamalıyım.
4. Koşulların neden bana değil de rakiplerime yardımcı olduğunu incelemeliyim.
5. Öngörülerim ya yoktu ya da yanlıştı. Koşulları anlayamadım.
6. Talihin başarıya yönelenlerin yanında olacağını unuttum.
7. Kendimi neden anlatamadığımı bulmam gerekir.
8. İletişim yollarımın neden etkili olmadığını anlamalıyım.
9. Bana yandaş ya da karşıt olunmasının altında yatan etkenleri doğru anlamalıyım. Soğukkanlı bir değerlendirme yapmam gerekir.
10. Demek ki yengi benim hakkım değilmiş.
   
Böyle bir değerlendirme yapabilen, hayata küsmek yerine bir onarım dönemi hazırlar. Kendine acımak yerine kendi yanlışlarını, eksiklerini görme cesaretini gösterir. Onu avutacak yollara, avutacak kişilere kendini kaptırmadan değerlendirmesini yapar. Onarım sürecinden sonra yenilgiden aldığı dersten yararlanarak çalışmalarına yeniden başlar. Önce kayıplarını yerine koyar, arkadan da yeni kazanımlar için daha donanımlı olarak çalışmaya başlar.
   
Bir öğrencinin sınavından bir futbol takımının maçına, bir siyasi partinin seçim sonuçlarına kadar her işte yenmek kadar yenilmek de vardır. Kazanmak kadar kaybetmek de yapılan her işin sonunda yer alabilir.
‘ Hiç yenilmeden hep kazanmak ‘ öğretisi kişilerin zayıflığını körükleyen yanlış bir öğretidir.’ Hep kazanıyor olmak ’ sanıldığı gibi bir güç değil, büyük bir zayıflıktır. Çocuklara yönelik çizgi filmlerin büyülü kılıçlarından hayatta hep başarıyı alkışlamaya kadar uzanan yengi fetişizmi insan kişiliğini güçsüz bırakan yanlış bir öğretidir. Bu öğretiyle yetişen insanlar karşılaştıkları başarısızlıklarla yıkılırlar. Eksiklerini göremezler, göremedikleri için de yanlışları eksikleri sürer gider. Onları yeni yenilgilere aday duruma getirir.
  
İnsan kişiliklerini geliştirmek istiyorsanız, onlara ‘Neden Yenildiğini Bilmek’ konusunu öğretiniz. Neden mi? Bunu bilmeden kazanamazsınız da ondan… 
*****

TANSIK
Başını eğmiş
Kıvırmış kirpiklerini
Ağzı dilsiz
Lambalar yanmış
Bir işim var
Unutulan
Kapılar açılacak nerdeyse
İçeri girmeyeceğim ben
Her şey bu kapının ardında
Konuşulur
Ve ben diyebilirim
Yazgım bitişik odadaki oyunda.
Pierre Reverdy
*
tansık: olağanüstü olay, mucize
*****
NÖROBRİÇ

Günümüzde nörolojik sorunlar tüm toplumlarda patlama yapmış durumda. 
Gerek siyasi gerek ekonomik alanlarda hemen her ülkede yaşanan sorunlar insanlarda bunalım yaratmakta. Bu bunalımın insan ilişkilerine yansımaması mümkün değil, kadın ve erkekler arasındaki ilişkiler de bu nörolojik sorunlardan nasibini almakta. İtalya’lı prof.dr. Ezio Di Flaviano’nun yarattığı nörodiyetoloji kavramı tıp dünyasında çok ilgi çekmişti. Hoca değişik olumsuz ruhsal durumların uygun yiyecekle aşılabileceğini söylemişti. Bu konuda hocanın verdiği örneklerden birkaçı şöyle idi:

Öfkeliyseniz çay, kahve ve kırmızı etten uzak durun. Yalnızlıktan sıkıntı duyuyorsanız domates, patlıcan, karnabahar size iyi gelecektir. Keyifsiz dönemlerinizde soğan ve pırasa, düş kırıklığınızda ise kereviz ve havuç bu dönemlerinizi aşmanıza yardımcı olacaktır. Endişeli günlerinizi marul ile, agresifli günlerinizi ceviz ile, kafanızdaki karışıklıkları nane ile, aşırı hiddetinizi badem ile düzeltmeye çalışın ancak aşk acısı içindeyseniz melankolik durumu arttıran pirinç ve şekerden kaçının. Depresyon ise dünyamızda son derece yaygınlaşma yolunda bir ruhsal durum. Beyinin serotonin üretimini durdurması hatta biraz yavaşlatması bile bu duruma yol açan temel nedenlerden biri. Serotonin hormonu serinkanlılığı, sakinliği, sağlıklı düşünmeyi sağlayan önemli bir kimyasal. Beyin bunu üretmeyi durdurduğu veya azalttığı zaman insanlar depresyonun kapısını açıyorlar. Dr. Flaviano serotonine dönüşen triptofan adlı aminoasidin depresyona karşı önemli bir madde olduğunu söylüyor. Triptofan süt, hindi eti, ekmek ve tatlılarda bolca varmış.

Bence beyinin serotonin üretimi için briç oyunu da önemli bir araç. Fakat burada çoğunlukla biz briççilerin önemli bir yanlışı var, briç oyununda hafızamız önce ortağımızın yanlışlarına odaklanır, onları eleştirir, ara sıra da kendi yanlışlarımızı kayda alır. Halbuki başarılı olduğunuz ellerin resmini duvara asıp, kaybettiklerinizi tabii analizini bitirdikten sonra çekmeceye kaldırırsanız beyninizin serotonin üretimi için uygun bir ortam yaratmayı başarırsınız, lütfen deneyin.
15 Şubat 2009  Faik Falay, Cumhuriyet

Hiç yorum yok: