17 Ocak 2013 Perşembe

Köprüyü Geçmek

                                                                                                          fineartamerica
   
Briç ve Satranç oyunlarının  ALZHEIMER’ a  yakalanma riskini düşürdüğü bilimsel olarak saptanmıştır. Araştırmanın sonuçları Harvard Tıp Fakültesi yayınlarından  Tıp New Engand Dergisi 2003 tarafından yayınlanmıştır. 
http://www.infobridge.it/Cenni%20Storici_Alzheimer.htm 
** 
Makalenin aslı buradadır: 
http://www.infobridge.it/Cenni%20Storici_Alzheimer.pdf
***
Önce doğruları bilmek gerekiyor.
Doğru bilinirse yanlışlar da bilinir ama önce yanlış bilinirse doğruya ulaşılamaz.

Farabi
**
UZAKTIR ARAMIZ YOLLAR AĞLASIN
Hep böyle şaşırıyorlar,
Kanatlarında ıslak bulutlar,
Gelip güneşe konuyorlar.
Kim biliyor içinizde sevmeyi,
Şöyle kocaman,
Korkmadan, konuşmadan?
Bana yardım et diyor
Bu duran günün ortasında,
Beklemenin ardında ve ötesinde bir şeyler var,
Konuşamıyoruz.
Önce bitmeyecekmiş gibi geliyor,
Kulağa söylenmişçesine,
Bir araba iniyor yokuş aşağı,
Atları, insanları geride.
Sana bu sıcağı anlatmalıyım,
O kapının rüzgarda inatla vurduğunu,
Yırtmışlar bu resmi bembeyaz bu duvarda,
Durmadan gülüyor.
Bir yerde aldanma da bitiyor,
Masaldan sıkılan çocuğun gözleri
Ve bir karınca
Süsleniyor upuzun bir boşluğun ucunda,
Havalanmış bu masmavi uçurtmayı bekliyor...

Müştak Erenus 1915 - 2002
**
KÖPRÜYÜ GEÇMEK ZORDUR
Geçenlerde briçe yeni başlayanlardan Aylin’le konuşuyorduk. Yetenekli olmasına rağmen briç oynarken yaptığı hatalardan yılmış, bu iş bana göre değilmiş diyerek bu konuda aldığı öğrenimi bırakmayı düşünüyordu.

Briç öğrenimi İstanbul trafiğinde köprüyü geçmeye benzer dedim. Kadıköy tarafında oturup Avrupa yakasında çalışıyorsanız hele işyeriniz Avrupa yakasındaki Beylikdüzü taraflarındaysa işe gelip giderken çok sıkıntı çekiyorsunuz demektir. Sabah kalktınız, evden çıkış saatinizi yarım saat aştınız, yola çıktınız, aman tanrım trafik bir felaket, evden adım adım uzaklaşıyorsunuz. Arabalar çıldırmış gibi, yüreğiniz daralmış, yerçekimi on katına çıkmış. Aklınızda burada işim ne, bu kadar acı çekmeye değer mi gibi sorular, aynen briç öğrenimi sırasında yaşanan acılar gibi.
*
Aylin tek örnek değil. Briçe yeni başlayan arkadaşlar zaman zaman 'bu iş bana göre değilmiş, günün yorgunluğu zaten düşünme gücümü azaltıyor, bir de yanlış yapma stresini neden yaşıyorum, ben bu işten vazgeçeyim' düşüncesine kapılırlar. Doğru, bu iş stresli bir iş, ayrıca belki de kendinize olan özgüveninizi zedeleyen, beyninize ve düşünme becerinize sorgular getiren bir olay. Ancak köprüyü geçtikten sonra trafiğin rahatlayacağını, ulaşmak isteyeceğiniz yere daha keyifle varacağınızı da unutmayın. İşyerinize ulaştığınız zaman yaşamınıza değer katan bir yerdesiniz o iş yeri sayesinde yaşamda ulaşmak istediğiniz pek çok şeyi elde etmek sağlanabiliyor değil mi? Briçte de aynı kavramlar geçerli. Bir süre yoğun trafikle boğuşup olayın stresini yaşayacaksınız. Bununla baş etmenin yolunu öğrenmelisiniz.

Nasıl mı? Önce iç sesinizi yeniden düzenlemeye çalışın. Yani bu tür sorunlarla karşılaştığınızda iç sesiniz genellikle olumsuz olur. Bunu olumluya dönüştürmeye çalışın, dönüşüm zor geliyorsa hiç olmazsa nötr duygular bulmaya çalışın.Trafikteki stresinizi iş yerinizin verdiği olumlu duygularla nötr hale getirmeye çalışın veya yaşadığınız yerdeki güzellikleri düşünüp burada yaşamanın getirdiği ödenmesi gereken küçük bir bedel olarak düşünün.
*
Briçte yaşadığınız zorlukların sizin akıl becerinizle ilgisi yoktur. Her yeni başlayan benzer yollardan geçmiştir. İlerideki yaşamınıza briçin katacağı rengi düşünüp bunun o güzel günler için ödemek zorunda olduğunuz çok küçük bir bedel olduğunu fark edin. Genellikle insanlar bir kağıdın üzerine konmuş küçük bir lekeyi görürler, halbuki kağıdın tüm beyaz yanlarını görebilmek önemlidir.
23 Mart 2008 Faik Falay, Cumhuriyet

1 yorum:

Mehmet Osman Çağlar dedi ki...

Ayrı gibi duran, birbirinden tam da ayrılamayan konular sanki işbirliği yapmış gibi köprüyü geçmişler dostum.
Okumak zevkti. Teşekkürler.