fineartamerica İpucu:
Briçte, eli limite olmuş oyuncuların karar verme yetkisi yoktur.
Kararı daima eşi verir.
Relay Bid : Ortağın elini açıklaması amacıyla yapılan, el hakkında bilgi vermeyen deklare.
Rebid : Bir oyuncunun ikinci konuşması.
Quantitative : Kantitatif, nicelikle ilgili, sayısal. forsing olmayan, limitli.
**
YÜKSELEN GÜLLER
Altın gözlerle, fildişinden vücudunla esmerim,
Kehribar rengin senin
Parlak yansılar bıraktı içinde odanın
Üzerinde bahçenin.
*
Açık gökyüzü gece yarısının, benim kapalı gözkapaklarımın altında,
Hâla parlar… Sarhoşum bu kadar çok gülden
Daha kırmızı şaraptan.
*
Bırakırken onların bahçelerini güller peşimden geldiler benim…
Onların kısa soluğunu içerim, onların ömrünü koklarım.
Hepsi buradadır onların.
*
O bir mucizedir… Yıldızlar yükseldiler,
Çabucak, boydan boya geniş camlardan
Erimiş altının döküldüğü.
*
Şimdi, arasında güllerin ve yıldızların,
Sen, burada odamda benim, kaftanını çözüyorsun,
Ve çıplaklığın pırıl pırıl
*
Sözle ifade edilemeyen bakışın gözlerimin üzerinde dinlenir…
Yıldızlar olmaksızın ve çiçekler olmaksızın, olanaksız olanı düşlerim
İçinde soğuk gecenin.
Renée Vivien (1877-1909)
Çeviren: Vehbi Taşar
Kehribar rengin senin
Parlak yansılar bıraktı içinde odanın
Üzerinde bahçenin.
*
Açık gökyüzü gece yarısının, benim kapalı gözkapaklarımın altında,
Hâla parlar… Sarhoşum bu kadar çok gülden
Daha kırmızı şaraptan.
*
Bırakırken onların bahçelerini güller peşimden geldiler benim…
Onların kısa soluğunu içerim, onların ömrünü koklarım.
Hepsi buradadır onların.
*
O bir mucizedir… Yıldızlar yükseldiler,
Çabucak, boydan boya geniş camlardan
Erimiş altının döküldüğü.
*
Şimdi, arasında güllerin ve yıldızların,
Sen, burada odamda benim, kaftanını çözüyorsun,
Ve çıplaklığın pırıl pırıl
*
Sözle ifade edilemeyen bakışın gözlerimin üzerinde dinlenir…
Yıldızlar olmaksızın ve çiçekler olmaksızın, olanaksız olanı düşlerim
İçinde soğuk gecenin.
Renée Vivien (1877-1909)
Çeviren: Vehbi Taşar
**
YAŞAMI ELE GEÇİRME
"Gönülden Bilime, Ahmet İnam"
İnsan, çağımızda sürekli alarm halinde, kendini korumaya, yaşamın üstesinden gelmeye çalışıyor. Yaşamı bir rakip olarak görmek, bir sorunlar yumağı olarak algılamak nereye götürüyor insanı? Bilimin, teknolojinin ardına düştüğü, yaşamı denetleme, onu "yenerek" ele geçirme çabaları yaşamı büyük ölçüde etkiliyor.
İnsan, çağımızda sürekli alarm halinde, kendini korumaya, yaşamın üstesinden gelmeye çalışıyor. Yaşamı bir rakip olarak görmek, bir sorunlar yumağı olarak algılamak nereye götürüyor insanı? Bilimin, teknolojinin ardına düştüğü, yaşamı denetleme, onu "yenerek" ele geçirme çabaları yaşamı büyük ölçüde etkiliyor.
*
Yaşamı ele geçirilme tutkusu yaşama korkusundan kaynaklanır. Yaşamdan korktukça gerilir, gerildikçe denetlemeye çabalar, yarattığı daracık dünyasına sıkıştıkça sıkışır. Uzaya gemiler gönderir, genlerle oynar ama bunları neden yaptığı üzerinde gerginliğinden arınarak düşünemez.
*
Yaşamı ele geçirilme tutkusu yaşama korkusundan kaynaklanır. Yaşamdan korktukça gerilir, gerildikçe denetlemeye çabalar, yarattığı daracık dünyasına sıkıştıkça sıkışır. Uzaya gemiler gönderir, genlerle oynar ama bunları neden yaptığı üzerinde gerginliğinden arınarak düşünemez.
*
Yaşam meydan okumadır. Bu meydan okumada "benimle nasıl dost olacaksın?" sorusu vardır. Devraldığımız geleneği yeni gözlerle göremeyip, yorumlayamazsak, hayatın meydan okuyuşu karşısında ezilir gideriz.
1 yorum:
Merhaba,
Her gün daha iyiye ve güzele doğru gelişen sitenizi zevkle takip ediyorum.
Takdirlerimi bildirirken başarılarınızın devamını dilerim.
Yorum Gönder