Shakespeare
***
DEVE İLE GEYİK
Bir zamanlar devenin çok güzel
boynuzları vardı. Eğilmiş su içerken onu gören bir geyik devenin güzelliğine
hayran kaldı.
Geyik deveye yaklaştı. Ormanlar
kralının düzenlediği şölene katılacağı, süslenmesi gerektiğini söyledi.
Boynuzlarını ödünç vermesi için deveye yalvardı, istediğini elde edinceye kadar
dil döktü.
Deve yumuşak yürekli bir hayvandı.
Onun yalvarmalarına dayanamadı ve ona boynuzlarını verdi. Geyik boynuzları öyle sevdi ki bir daha geri vermek istemedi.
At, geyikten deve ile aralarındaki
boynuz alışverişini öğrendi. O da deveden kuyruğunu ve yelesini ödünç aldı.
Geyik de at da ödünç aldıklarını geri vermediler.
Derler ki devenin yüzündeki o hüzünlü bakış hep o aldatmanın
sonucu imiş.
Bir Uygur Masalı
***
İSTEME BENDEN
İsteme benden biçimsiz ruhlarımızı
Çevreleyebilecek sözcükleri,
Ateşten harflerle yayınla onu, ve tozlu bir tarlada
Kayıp çiğdem misali bırak parıldamaya.
*
Ah, bak başkalarına ve kendisine dost şu adama
Güvenle yürüyor ve aldırmıyor nasıl da
Gölgesinin dökülen bir duvara
Köpeksi günün güneşi tarafından savrulmasına!
*
İsteme benden sana dünyalar açacak reçeteler:
Kuru dallar misali eğri büğrü heceler
Sahip olduğum tek şey. Şimdi sana söyleyebileceğimdir:
Olmadığımız, istemediğimizdir.
Eugenio Montale (1896 – 1981; İtalya) - Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
İsteme benden biçimsiz ruhlarımızı
Çevreleyebilecek sözcükleri,
Ateşten harflerle yayınla onu, ve tozlu bir tarlada
Kayıp çiğdem misali bırak parıldamaya.
*
Ah, bak başkalarına ve kendisine dost şu adama
Güvenle yürüyor ve aldırmıyor nasıl da
Gölgesinin dökülen bir duvara
Köpeksi günün güneşi tarafından savrulmasına!
*
İsteme benden sana dünyalar açacak reçeteler:
Kuru dallar misali eğri büğrü heceler
Sahip olduğum tek şey. Şimdi sana söyleyebileceğimdir:
Olmadığımız, istemediğimizdir.
Eugenio Montale (1896 – 1981; İtalya) - Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
*****
KOMPETİSYONDA DEKLERASYON
Oyunu sizin taraf açınca, pikte, körde veya sanzatuda altın zonu
bulmayı ümit edersiniz. Bulamazsanız, altın fitte veya sanzatuda, partskor
oynamak istersiniz. Rakiplerin müdahalesi olmadan iyice karşılıklı bilgi
alışverişinde bulunursunuz.
Oyunu bir rakip açarsa, altın zon bulma ümidiniz iyice azalır.
Rakibinizin açışı en az 13 toplam puan ifade eder. Destede en fazla 40 puan
vardır. Açanın puanı minimum bile olsa dışarıda 27 puan kalır. (Bu biraz
yuvarlatmadır, zira puan sayarken dağılım puanlarını da hesaba katarlar) Siz ve
ortağınızın zon yapması için kalan puanların çoğunun sizde olması gerekir. Bu
imkansız değildir ancak kompetisyonda konuşurken esas amacın zon bulmak
olmadığını kabul etmek gerekir.
Rakipler de sizi rahat bırakmayacaklardır. Şimdi kompetisyonda
konuşma halinde olursunuz. Konuşma merdiveninin bazı seviyelerini rakiplerin
deklarasyonlarından dolayı kullanamayacaksınız.
Bu konuşmaları nasıl etkiler? Rakip oyun açınca konuşmaya müdahale
etmenin avantaj ve dezavantajları nelerdir?
*
Kompetisyonda konuşmanın
avantajları
Rakip oyun açtıktan sonra konuşmaya
müdahalenin avantajları:
a. Sizin
tarafın partskor hatta zon yapmaya yetecek kuvveti olabilir. Elinizi anlatmaya
hemen başlamalısınız.
b. Kontratı
yapacak kuvvetiniz olmasa bile rakiplerin konuşmalarına müdahale eder onların
ideal kontratlarını bulmalarını zorlaştırırsınız.
c. Kontratı
rakipler oynayacak ise, konuşmanızdan verdiğiniz bilgi daha iyi defans
yapmanıza yardımcı olur, ilk atağın da daha iyi olmasını sağlayabilir.
*
Kompetisyonda konuşmanın
dezavantajları
Rakip oyun açtıktan sonra araya
girmenin riskleri de vardır:
a. Rakiplerin
konuşmalarını zorlaştırmak için müdahale ederseniz ve oynayacak gücünüz yoksa
yapamayacağınız bir kontrata gelebilirsiniz.
b. Ortağınıza
eliniz hakkında bilgi verirken rakiplere de bilgi veriyor olacaksınız ve bu,
deklarana yardımcı olabilir.
Hiçbir şey mükemmel değildir. Bu
bakımdan, kompetisyonda konuşmayı düşünürken avantaj ve dezavantajları dikkate
almalısınız.
*
Sırf rakiplerin konuşmalarını
zorlaştırmak için araya girmek iyi bir fikir gibi gelebilir. Bir oyuncu,
rakiplerin bir kontratı oynamalarını engellemek için onların deklaresinden daha
yukarı bir deklare verebilir. Ancak, devreye ilave faktörler girer: zonda olmak
ve ceza konturu.
Zon durumu
Her elde siz ya zonda olursunuz veya
zonda olmazsınız. Zonda olmak, zon veya şilem deklare ettiğiniz zaman
alacağınız primleri etkiler veya battığınızda ödeyeceğiniz cezalara tesir eder.
Zonda iken primler de cezalar da daha yüksektir.
*
Zon durumu değerlendirme sistemine
göre kararlaştırılır. İkili turnuvada, zon durumu bordun üzerinde yazdığı
şekilde önceden belirlenmiştir. Bazen iki taraf da zondadır; bazen iki taraf da
zonda değildir; bazen de bir taraf zondadır diğer taraf değildir. İkili
turnuvada, ellerin yarısında siz zonda olursunuz. Rober briçte, bir taraf zon
yapıncaya kadar zonda değildir. Zon yapınca zona girer ve ondan sonra hep zonda
olur. Ekte daha fazla detaylı bilgi vardır. Şimdilik bir elde sizin ya zonda
veya zon dışı olduğunu bilmeniz yeterlidir.
*
Zon durumunun değerlendirmeye etkisi:
a. Zonda iken zon kontratını
yaptığınızda aldığınız prim, zon dışındayken alacağınız primden daha fazladır.
(eke bakın)
b. Zon dışındayken batacağınız her
löve için 50 puan ceza vardır, zonda iken batılan her löve için ceza 100 puan
olur.
c. Zonda iken şilem veya gran
şilem primi daha fazladır.
Zondayken rakiplerin konuşmasına
müdahale etmek, çok yükseğe çıkmak tehlikelidir.
*
Ceza konturu
Bir oyuncunun çok yukarılara çıkmasını
önleyen başka bir şey daha vardır: ceza konturu. Rakipleriniz,
yapamayacaklarını düşündüğünüz bir kontrata gelirlerse, sıra size geldiğinde
“kontur” dersiniz. Kontrata kontur atılırsa ve batarsa ceza artar. Ancak, deklaran
kontratı yaptığı takdirde ilave bir prim alır.
*
Ceza konturu atma konusunda
birkaç ipucu:
a. Rakiplerinizin
kontratına kontur atarsınız. Ortağınızın deklare ettiği kontratı yapamayacağını
düşünüyorsanız, bunu kendinize saklayın.
b. Yalnız
konuşma sırası size geldiğinde kontur atabilirsiniz.
c. Kontur
konuşmaları bitirmez: diğer oyuncuların hala konuşma hakkı vardır. Konturdan
sonra üç pas geçilirse kontrata kontur atılmış olur. Başka bir deklare
verilirse kontur kalkar ve konuşmalar devam eder.
*
Ceza konturu ve zon durumunun
cezanın büyüklüğüne etkisi:
a. Zondışı
iken kontur atılmış bir kontratta batmak, ilk löve için 100 puan, ikinci ve
üçüncü löveler için 200 puan, daha sonraki löveler için de 300 puandır.
b. Zonda
iken, konturlu bir kontratta batmak, ilk löve için 200 puan ve daha sonraki
löveler için de 300 puandır.
*
Herkes konuşmaya başlayınca (özellikle
rakiplerin konuşmalarını zorlaştırmak için araya girdiğinizde) zon durumuna
dikkat etmeniz ve rakiplerin size kontur atabileceğini düşünmeniz gerekir.
Deklarenize ceza konturu atılabileceği
ihtimali, konuşmalara biraz daha heyecan katar ve konuşmanıza etki
edebilir.
"zafer ulusakarya" ya
teşekkürler.
http://ulusakarya.blogspot.com.tr/
Görsel: pinterest
Görsel: pinterest
1 yorum:
Şiirin son iki cümlesi, sanki benim özümü tanıtıyor gibi hissettim.
Yorum Gönder